Otobüs Şoförleri Stres Altında Görev Yapıyor
Sivas Cumhuriyet Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Gülmez, uzun saatler boyunca trafikte direksiyon başında kalan otobüs şoförlerinin yoğun stres altında çalıştıklarını belirtti. Gülmez, bu durumun zamanla öfke kontrolü sorunlarına yol açabildiğini ifade ederek, şoförlerin psikolojik destekle güçlendirilmesi gerektiğini vurguladı.
Otobüs şoförlüğü, hem fiziksel hem de ruhsal açıdan en zorlu mesleklerden biri olarak tanımlanıyor. Gün boyu direksiyon başında olan şoförler, trafik yoğunluğu, zaman baskısı ve yolcu stresiyle mücadele ediyor. Uzun mesai saatleri ve dikkat gerektiren çalışma koşulları, sürücülerde ciddi bir yorgunluk ve gerginlik yaratıyor. Bu gerginlik zamanla öfke ve tahammülsüzlüğe dönüşerek hem şoförlerin hem de yolcuların güvenliği açısından risk oluşturabiliyor.
Gülmez: “Sorumluluk Baskısı Öfkeye Dönüşebiliyor”
Prof. Dr. Gülmez, yaptığı açıklamada, otobüs şoförlerinin sadece kendi canlarını değil, aynı zamanda yolcuların güvenliğini de taşıdıklarını hatırlattı. “Bu kadar büyük bir sorumluluğun getirdiği baskı doğal olarak öfkeye dönüşebiliyor” diyen Gülmez, düzenli psikolojik destek sağlanmasının hem bireysel hem de toplumsal huzur açısından büyük önem taşıdığını ifade etti.
Gülmez, yürüttükleri araştırma kapsamında yaklaşık 100 otobüs şoförüyle birebir görüşme ve anket yaptıklarını da açıkladı. Elde edilen veriler, şoförlerin en büyük stres kaynağının yolculardan gelen tekrarlayan sorular, zaman baskısı ve yöneticilerden kaynaklı haksız uygulamalar olduğunu ortaya koydu.
“Empati Yapmak Lazım”
Araştırma sonuçlarına göre, şoförlerin gün içinde yüzlerce kez aynı sorularla karşılaştıkları, bunun da öfke seviyelerini artırdığı belirlendi. Prof. Dr. Gülmez, “Birisi size sürekli aynı soruyu bildiği halde tekrar sorarsa ister istemez öfke katsayınız artar. Şoförlerimiz 8-9 saat direksiyon sallıyor, günde 500’e yakın soruya maruz kalabiliyorlar. Bu yüzden empati yapmak gerekiyor” dedi.
Trafik yoğunluğu ve sabırsız yolcuların da şoförlerin stres düzeyini yükselttiğini belirten Gülmez, mesleklerinin doğası gereği öfke yönetiminin zorlaştığını, bu nedenle destek mekanizmalarının oluşturulmasının şart olduğunu söyledi.
Zaman Baskısı ve Haksız Uygulamalar Stresi Artırıyor
Prof. Dr. Gülmez, otobüs şoförlerinin yalnızca trafikle değil, aynı zamanda idari baskılarla da mücadele ettiklerine dikkat çekti. Bazı birimlerde uygulanan adaletsiz tutumların, sürücülerde öfke ve motivasyon kaybına neden olduğunu ifade etti.
“Zamanında durağa ulaşma baskısı, şoförleri daha hızlı araç kullanmaya itiyor. Bu da hem stres hem de trafik güvenliği açısından tehlike oluşturuyor. Bütün bu etkenler üst üste geldiğinde aşırı stres kaçınılmaz hale geliyor. Bu stres de öfkeye, bazen de şiddete dönüşüyor” dedi.
“Terapi Desteği Şart”
Toplumda öfkenin giderek yaygınlaştığını belirten Gülmez, insanların en ufak anlaşmazlıklarda şiddete başvurma eğiliminde olduklarını söyledi. “Ellerinde sopalar ve bıçaklarla kavgaya hazır hale gelen insanlar görüyoruz. Bu durum, toplumun genel psikolojik yorgunluğunu gösteriyor” ifadelerini kullandı.
Gülmez, şoförlerin düzenli olarak terapi desteği almasının mesleki performanslarını ve ruhsal dengeyi olumlu yönde etkileyeceğini belirtti. “Eğer mümkünse tam zamanlı olmasa bile, kısmi zamanlı bir psikolog veya terapist ayda bir ya da iki haftada bir seans düzenleyebilir. Bu sayede şoförler streslerini atabilir ve görevlerini daha güvenli şekilde sürdürebilirler” dedi.
Empati ve Güler Yüz Toplumsal Huzuru Artırabilir
Toplumda empati duygusunun eksik olduğuna vurgu yapan Gülmez, “Hangi mesleği yaparsak yapalım, karşımızdakine empatiyle yaklaşmak gerekiyor. Şoförlerin ve yolcuların birbirini anlaması, trafikteki gerginliği azaltır. Güler yüzlü ve anlayışlı bir yaklaşım, hem toplumu hem dünyayı daha huzurlu hale getirebilir” ifadelerini kullandı.
Gülmez ayrıca, trafikle ilgili farkındalık çalışmalarının artırılmasının hem sürücüler hem de yolcular açısından önemli olduğunu belirterek, üniversiteler, belediyeler ve ilgili kurumların ortak projeler yürütmesi gerektiğini dile getirdi.
Stres Yönetimi Toplu Taşımanın Güvenliği İçin Şart
Uzmanlara göre, otobüs şoförlerinin psikolojik dayanıklılığı, toplu taşıma güvenliğini doğrudan etkiliyor. Trafik stresi, sabırsız yolcular ve zaman baskısı birleştiğinde, öfke yönetimi sorunları kaçınılmaz hale geliyor. Bu nedenle uzmanlar, otobüs şoförlerine düzenli terapi desteği verilmesi, çalışma koşullarının iyileştirilmesi ve empati kültürünün güçlendirilmesi gerektiği konusunda hemfikir.
