Gazze’de aylardır süren çatışmaların ardından sağlanan ateşkesin uygulanmasını sahada denetleyecek uluslararası görev gücünde Türkiye aktif rol üstlenecek. Farklı ülkelerin katılımıyla oluşturulacak bu yapı, bölgede barışın korunması, insani yardımların ulaştırılması ve ateşkesin ihlallerinin önlenmesi amacıyla faaliyet gösterecek.
Yeni Şafak’ın haberine göre Türkiye, bu süreçte hem sivil hem de askerî düzeyde görev alacak. Böylece Türkiye, 105 yıl aradan sonra yeniden Filistin topraklarında insani ve diplomatik bir misyonla yer almış olacak.
ÜÇ AŞAMALI ATEŞKES PLANI
Gazze’deki ateşkes süreci, üç aşamalı bir plan çerçevesinde yürütülecek. Türkiye, Katar ve Mısır bu sürecin koordinasyonunda öncü ülkeler olarak görev yapacak.
1. Aşama – İnsani Yardım:
Bu bölümde öncelikli hedef, Gazze’ye yardım koridorlarının açılması olacak. Türkiye bu aşamada insani yardımın ulaştırılması, altyapı onarımı, enkaz kaldırma ve kayıp vatandaşların tespiti çalışmalarında aktif görev üstlenecek.
2. Aşama – Siyasi Süreç:
İkinci aşamada ise Gazze Uluslararası Geçiş Otoritesi (GITA) adında yeni bir yönetim mekanizmasının kurulması planlanıyor. ABD’nin bu yapının başına eski İngiltere Başbakanı Tony Blair’i getirmek istediği iddia edilirken, Türkiye’nin bu öneriye temkinli yaklaştığı belirtiliyor. Ankara, bölgesel dengeyi koruyacak alternatif bir siyasi model üzerinde çalışıyor.
3. Aşama – Askerî Denetim:
Planın son aşamasında ateşkesin güvenlik yönü ele alınacak. Olası bir güvenlik ihlali veya istikrarsızlık durumunda Birleşmiş Milletler (BM) veya NATO bünyesinde askeri denetim adımları devreye sokulacak.
TÜRKİYE'NİN GÖREVİ: İNSANİ YARDIM VE DENETİM
Türk askerinin bu görev gücündeki rolü, doğrudan çatışmaya girmeden; insani yardım, koordinasyon, denetim ve güvenlik izleme faaliyetleriyle sınırlı olacak. Ayrıca, Türkiye’nin daha önce katıldığı BM Barış Gücü operasyonlarındaki deneyimi, bu yeni görev gücü için önemli bir referans olarak gösteriliyor.
Ankara, bu süreçte hem insani diplomasi hem de barış odaklı bölgesel denge politikası izleyecek. Türk askerinin Gazze’deki varlığı, Türkiye’nin hem Orta Doğu’daki etkinliğini hem de barış sürecine katkı iradesini pekiştirecek.
105 YIL SONRA FİLİSTİN'DE TÜRK ASKERİ
Türkiye’nin uluslararası görev gücünde yer alması, tarihî açıdan da dikkat çekici bir gelişme olarak değerlendiriliyor. Osmanlı İmparatorluğu’nun bölgeden çekilmesinden 105 yıl sonra Türk askeri, bu kez barışın tesisine katkı sağlamak için Filistin’de bulunacak.
Bu katılım, Türkiye’nin dış politikasında barış odaklı, çok taraflı diplomasi yaklaşımının yeni bir yansıması olarak görülüyor. Gazze’deki görev gücü çalışmaları, ilerleyen haftalarda resmen ilan edilecek ve Türk birliğinin sahadaki sorumluluk alanı netleşecek
