Erdoğan BM 80. Genel Kurulu’nda Temaslarını Sürdürüyor
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Birleşmiş Milletler’in 80. Genel Kurulu’na katılmak üzere geldiği ABD’nin New York kentinde diplomatik temaslarını yoğun şekilde sürdürüyor. Erdoğan, BM programı kapsamında Kanada Başbakanı Mark Carney, Kuveyt Veliaht Prensi Sabah Halid el-Hamed es-Sabah ve AB Konseyi Başkanı Antonio Costa ile bir dizi görüşme gerçekleştirdi.
Türkevi’nde yapılan görüşmelerde, Türkiye’nin bölgesel ve küresel konularda oynadığı rol ile uluslararası iş birliği alanları ele alındı. Görüşmelerde enerji, savunma sanayii ve uluslararası güvenlik konularına özel vurgu yapıldı.
Kanada Başbakanı Mark Carney ile Görüşme
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkevi’nde Kanada Başbakanı Mark Carney’i kabul ederek ikili ilişkileri ve bölgesel meseleleri değerlendirdi. Erdoğan, görüşmede Türkiye ve Kanada’nın NATO müttefiki olarak Avrupa-Atlantik bölgesinin güvenliğinde önemli rol oynadığını belirtti.
Erdoğan ayrıca, enerji ve savunma sanayii alanındaki iş birliği fırsatlarını güçlendirmek amacıyla iki ülke arasındaki temasların artırılması gerektiğini ifade etti. Erdoğan, Filistin meselesine ilişkin olarak Türkiye’nin Gazze’de acil ateşkes sağlanması ve insani yardımların kesintisiz şekilde ulaştırılması için çaba sarf ettiğini vurguladı.
Kanada’nın Filistin’i devlet olarak tanıma kararından duyduğu memnuniyeti dile getiren Erdoğan, Carney’i tebrik etti ve iki devletli çözüm formülünün Filistin sorununun çözümünde yegâne seçenek olduğunu yineledi.
AB Konseyi Başkanı Antonio Costa ile Görüşme
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ikili temaslar kapsamında Avrupa Birliği Konseyi Başkanı Antonio Costa ile bir araya geldi. Görüşmede, Türkiye-AB ilişkileri, bölgesel güvenlik ve ekonomik iş birliği konuları ele alındı. Erdoğan, Türkiye’nin Avrupa-Atlantik bölgesindeki iş birliği ve istikrar çabalarını vurguladı.
Erdoğan, AB ile ilişkilerin geliştirilmesinin bölgesel güvenlik ve ekonomik istikrar açısından kritik olduğunu belirtti. Görüşmelerde, ikili iş birliğinin derinleştirilmesine yönelik somut adımların atılması üzerinde duruldu.
Kuveyt Veliaht Prensi Sabah Halid el-Hamed es-Sabah Kabulü
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkevi’nde Kuveyt Veliaht Prensi Sabah Halid el-Hamed es-Sabah’ı da kabul etti. Görüşmede Türkiye-Kuveyt ilişkilerinin güçlendirilmesi, bölgesel konular ve ikili iş birliği ele alındı.
Erdoğan ve Kuveytli yetkililer, bölgesel barış, güvenlik ve ekonomik iş birliği alanlarında somut projelerin hayata geçirilmesi konusunda mutabık kaldı. Kabulde, Türkiye’nin dış politika ve güvenlik öncelikleri de detaylı şekilde değerlendirildi.
Toplantılara Katılan Yetkililer
Gerçekleştirilen ikili görüşmelere, Cumhurbaşkanlığı Dış Politika ve Güvenlik Başdanışmanı Akif Çağatay Kılıç, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ve Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Burhanettin Duran da katıldı. Bu katılım, görüşmelerin kapsamlı ve stratejik bir çerçevede yürütüldüğünü gösteriyor.
Diplomatik Temasların Amaçları
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın BM 80. Genel Kurulu çerçevesinde yaptığı ikili görüşmelerin başlıca amaçları şunlar olarak öne çıktı:
-
Türkiye ile Kanada, Kuveyt ve AB arasındaki siyasi ve ekonomik ilişkileri güçlendirmek.
-
Bölgesel güvenlik ve uluslararası iş birliğini artırmak.
-
Gazze’deki insani duruma dikkat çekmek ve ateşkes sağlanması için uluslararası destek almak.
-
Filistin sorununun iki devletli çözüm temelinde çözülmesini desteklemek.
Türkiye’nin Dış Politika Vurgusu
Erdoğan görüşmelerde, Türkiye’nin bölgesel istikrar ve güvenliğe katkısını öne çıkararak, uluslararası toplumun sorumluluklarını yerine getirmesi gerektiğini ifade etti. Erdoğan, özellikle Gazze’ye insani yardımların kesintisiz ulaştırılması ve uluslararası hukukun gözetilmesi konularına vurgu yaptı.
Türkiye’nin bu diplomatik girişimleri, BM Genel Kurulu çerçevesinde hem ikili ilişkileri hem de bölgesel barış ve güvenliği güçlendirmeyi hedefliyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın BM 80. Genel Kurulu kapsamında Kanada, Kuveyt ve AB liderleri ile gerçekleştirdiği görüşmeler, Türkiye’nin diplomasi alanındaki aktif rolünü ve bölgesel meselelerdeki sorumluluk bilincini ortaya koyuyor. Erdoğan, Gazze ve Filistin konularındaki uluslararası hassasiyeti vurgulayarak, Türkiye’nin iş birliği ve barış odaklı politikalarını dile getirdi.
